Sepet
Sepetiniz boş.
Sıcak havalar, vücut kokularının en aktif olduğu dönemler olarak nitelendirilmektedir. Özellikle haraketli bir iş hayatına sahip olan kişiler, ter kokusu problemlerini daha sık yaşamaktadır. Yaz aylarının bunaltıcı sıcağı, vücut kokularının zirve yapmasına neden olmakta ve toplu ortamlarda bulunan kişilerin rahatsız olmasına sebebiyet vermektedir.
Ter kokusu, son derece doğal ve insanî bir durum olsa da; toplum genelinde hoş karşılanmamakta ve kirlilik hissi uyandırmaktadır. Bununla birlikte, bazı durumlarda ter kokusu; kirlilik veya hijyen eksikliğinden kaynaklanmamaktadır. Hormonsal dengesizlikler ve cilt hastalıkları, kalıcı ter kokusunun oluşmasına neden olmaktadır.
Yaz aylarında oluşan ter kokusu, duş alınıp çıkıldığında bile engellenememektedir. Bu durum, aşırı sıcak nedeniyle artan sebum miktarından kaynaklanmaktadır. Yaz aylarında, cilt dokuları daha fazla sebum üretmektedir ve bu durum sürekli olarak terlemeye sebebiyet vermektedir. Aşırı ter ise vücut kokusu oluşturmakta ve sosyal hayatın akşamına neden olmaktadır.
Yaz aylarının daha konforlu geçmesi için bazı ter kokusu önleyici yöntemlerden yararlanmak gerekmektedir. Terlemek, engellenmeyen doğal bir eylem olsa da; çeşitliliği yöntemlerle kötü koku oluşumu engellenebilmektedir. Doğal içerikli yağlar veya çeşitli temizleyici ürünler, yaz aylarında oluşan vücut kokularının engellenmesine yardımcı olmaktadır.
Aromatik yağlar, bitki özlerinin mucizevi etkisi ile elde edilmektedir. Hoş kokuları ve dinlendirici etkileri ile pek çok kişi tarafından tercih edilen aromatik yağlar; yaz aylarının daha konforlu geçmesi için de kullanılmaktadır. Kıyafetlere sürülen birkaç damla aromatik yağ, ter kokusunun bastırılmasına ve yaz aylarında oluşan sıkıntının giderilmesine yardımcı olmaktadır.
Aromatik yağlar, dış kıyafetlerde veya iç çamaşırlarında kullanıldığında; ter kokusunu bastırmaktadır. Esansiyel içerikli yağ, yoğun bir kokuya sahiptir ve bu koku vücut kokularının yayılmasını önlemektedir. Cilt yüzeyine doğrudan da uygulanabilen aromaterapi yağları, hoş kokuları ve ter önleyici yapıları ile yaz aylarının daha konforlu geçmesine olanak tanımaktadır.
Yaz aylarında kullanılabilecek koku içerikli yağlar şu şekilde sıralanmaktadır:
Tatlı meyveler, vücut kokularının dengelenmesine yardımcı olmaktadır. Vücut içerisine giren her besin, cilt dokularını ve vücut sıvılarını etkilemektedir. Bu nedenle vücut sıvıları, tüketilen gıdaların kokusuna bürünmektedir. Hoş kokulu tatlı meyvelerin, düzenli olarak tüketilmesi; yaz aylarında oluşan ve rahatsız eden kötü kokuların önlenmesine yardımcı olmaktadır.
Hoş kokan yaz meyveleri; çilek, vişne, kiraz, şeftali, kayısı, yenidünya, karpuz ve kavun olarak sıralanmaktadır. Bu besinlerin, yaz aylarında bol bol tüketilmesi; koltukaltı ve genital bölge kokularının daha hafif olmasına olanak tanımaktadır. Özellikle çilek ve kiraz gibi kırmızı meyveler, bu amaca en iyi şekilde hizmet edebilmektedir.
Deodorant ve Rol – On gibi kişisel bakım ürünleri, ter kokusunu azaltabilmeleri nedeniyle tercih edilmektedir. Bu amaç doğrultusunda üretilen ve koku hapsi konusunda mükemmel bir performans sergileyen deodorant ve rol – on; yaz aylarının en vazgeçilmez kişisel bakım ürünleri arasında yer almaktadır. Topluluk içine çıkarken ve duştan sonra, muhakkak kullanılması gereken bu ürünler; kıyafetlere sinen ter kokusunu da önlemektedir.
Deodorant seçimi yaparken, alüminyum ve SLS içermeyen ürünlerin tercih edilmesi önem arz etmektedir. Deodorant ve rol – on, doğrudan cilt üzerine uygulanması nedeniyle; cilt dokularını daha fazla etkilemektedir. Doğal içerikli ürünler, yaz aylarının daha konforlu geçmesine olanak tanırken; insan sağlığının korunmasına da yardımcı olmaktadır.
Sıvı kaybı, vücut sistemlerinin dengesiz çalışmasına ve vücut içerisinden çıkan terin yoğunluk kazanmasına neden olmaktadır. Yoğunluk artan ter, daha ağır bir koku ile vücut dışına çıkmaktadır. Bu ağır koku, kişinin kendisine ve çevresine zarar vermesine neden olmaktadır. Bu nedenle, yaz aylarında günlük en az iki litre su içmek; ter kokusunun normal düzeyde olmasına olanak tanımaktadır.
Yüksek kalorili besinler, hayvansal yağ içermeleri nedeniyle; vücut sıvılarını daha ağır kokmasına neden olmaktadır. Yüksek kalorili besinler; kızartma, ızgara, hamur işi, işlenmiş gıda ve beyaz şeker olarak sıralanmaktadır. Bu besinleri sürekli olarak tüketen kişiler, yaz aylarında daha fazla ter kokmaktadır. Bu durumun önüne geçmek ve ter kokusunu azaltmak için doğal içerikli besinlerin tercih edilmesi önem arz etmektedir.
Yağlı yemekler, ter bezlerinin daha fazla sebum üretmesine neden olmakta ve ter kokusunu ağırlaştırılmaktadır. Çok fazla yağlı besin tüketmek, ter kokusunun hiçbir şekilde önlenememesine neden olmaktadır. Yaz aylarında, az yağlı ve katkı maddesi içermeyen besinlerin; düzenli olarak tüketilmesi, ter kokusunun azalmasına yardımcı olmakta ve kişilerin yaşam kalitesini yükseltmektedir.
Yaz aylarında, her gün veya günaşırı duş alınması gerekmektedir. Sık sık duş almak ter kokusunu önlemekle birlikte; kişilerin yaz sıcaklarından daha az etkilenmesine olanak tanımaktadır. Ilık su ile alınan güzel bir duş, ter kokusunun giderilmesine ve kişinin kendisini daha iyi hissetmesine yardımcı olmaktadır.
Duştan sonra ise rol – on veya parfüm gibi ürünlerin düzenli olarak kullanılması gerekmektedir. Bu uygulama, duş temizliğinin gün boyu kalmasına ve kişinin daha az ter kokmasına yardımcı olmaktadır.
Merhabalar ben Pelda. Cilt bakımı ve güzellik alanına büyük bir ilgi duyuyor ve bu alanda aktif şekilde araştırmalar yapıyorum. Araştırmalarım ve deneyimlerim sonucunda öğrendiklerimi Maruderm aracılığıyla sizlerle paylaşmaktan mutluluk duyuyorum.
Henüz Yorum Eklenmemiş.
Cilt bakımı yalnızca kadınlar için gerekli olan bir durum değildir. Çünkü erkeklerin de ciltleri kuruyabiliyor, kırışabiliyor. Çeşitli cilt problemleri ile karşı karşıya kalan erkekler, erkeklere özel cilt bakım ürünleri kullanarak bu durumun önüne geçebiliyor. Erkeklere özel cilt bakım ürünleri sayesinde artık erkekler çok daha özgüvenli ve dinamik bir şekilde yaşamına devam edebiliyor.
Gün içerisinde; havadan, kullanılan ürünlerden ve sebum salgılanmasından dolayı, yüzde kir ve yağ tabakası oluşmaktadır. Hijyen ve cilt sağlığı için, yüzün rutin olarak temizlenmesi gerekmektedir. Etkili bir yüz temizliği gerçekleştirmek için, cilt tipine uygun yüz temizleme ürünleri kullanılmaktadır. Yüz temizleme rutini; cildin parlak ve sağlıklı görünmesini, akne oluşumlarını önlemeyi, siyah ve beyaz noktaları giderilmesini sağlamaktadır.
Vücut; cilt dokularını ve cilt bariyerini korumak adına, sebum adı verilen bir salgı üretmektedir. Sebum üretimi arttıkça, cilt tipi yağlı hale gelmektedir. Yağlı ciltlerin; büyük gözenekli, akneye yatkın, siyah ve beyaz noktaların bulunduğu cilt tipleri olduğu görülmektedir. Yağlı ciltler doğru bakım ve temizleme ürünleri kullanılarak, normal cilt tipine dönüştürülebilmektedir. Yağlı ciltlerin güneşin sebep olduğu leke ve akne gibi problemlere karşı korunması için, yağlı ciltlere uygun güneş kremleriyle desteklenmesi gerekmektedir.
Cilt lekeleri; genetik faktörler, UV ışınları, yaşlılık ve hamilelik gibi faktörlerden dolayı oluşabilmektedir. Leke karşıtı bakım ürünleri kullanmak; melanin üretimini azaltmakta, cilt lekelerinin koyuluğunu açmakta ve yoğunluğunu seyreltmektedir. Bu ürünlerin içeriklerinde bulunan; Arbutin, Niacinamide, Alzelik Asit gibi maddeler renk eşitsizliklerini gidermeye yardımcı olmaktadır. Leke karşıtı bakım ürünleri; serum, krem ve tonik formlarında bulunabilmektedir.
Micropigmentasyon işlemi; cilt lekeleri ve pigment kaybı gibi cilt sorunlarının, cilt renklendirme ile giderilmesi amacıyla uygulanmaktadır. Mikropigmentasyon kıl tekniği; dökülen kaş ve kirpiklerin, dolgun ve doğal bir kıl görünümüne ulaşması için sıkça tercih edilmektedir. Kişilerin; micropigmentasyon uygulanacak merkezi dikkatli seçmesi ve uygulama sonrası bakıma özen göstermesi, işlemin risklerini minimuma indirmekte ve kalıcılığını korumaktadır.
Kaşlar, birçok farklı nedenden kaynaklı olarak zaman içinde seyrelmekte ve dökülmektedir. Yanlış estetik işlemlere maruz kalmak ise, kaşlarda yeni kıl oluşumuna engel olmaktadır. Microblading uygulaması, kaybolan kaşların ve estetik güzelliğin yerine konmasına yardımcı olmaktadır. Özel uygulama tekniği sayesinde microblading; belirgin şekilli, dolgun ve doğal bir kaş görünümü sunmaktadır.
Bakım serumları, günümüzde birçok kişinin bakım rutinine dahil olmaktadır. Yüz bakım serumları; tek başına kullanıldığında gözle görülür değişiklikler yaratması zaman alsa da farklı bakım ürünleriyle desteklenerek kullanıldığında cilde büyük oranda katkı sağlamaktadır. Kişilerin cilt tiplerine ve ihtiyaçlarına göre, farklı bileşenlerle zenginleştirilen cilt bakım serumları; yoğun içerikleri sayesinde cilt üzerinde güçlü etkilere sahiptir.
El ve ayaklar, vücutta en çok kullanılan fakat bakımına en az özen gösterilen bölgeler olarak bilinmektedir. Oysa el ve ayak bakımını düzenli olarak uygulamak, yaşam kalitesini yükseltmektedir. Kişinin ihtiyaçları doğrultusunda ve düzenli olarak el ve ayak bakım kremi kullanması; gün içinde karşılaşılan birçok dış faktöre ve oluşabilecek cilt hastalıklarına karşı korunmasını sağlamaktadır.
Yüz kremleri; küresel çapta, insanlar tarafından en yaygın olarak tercih edilen cilt bakım ürünleridir. Çeşitli etken maddeler içermesi sayesinde birçok farklı cilt sorununa çözüm olabilmektedir. Yüz yapısına ve cildin ihtiyaçlarına özen gösterilerek seçilen yüz kremleri; yüzdeki kırışık ve yorgun görünümü yok ederek, sağlıklı ve canlı bir cilt görünümü sunmaktadır.
Bronzlaşmak, canlı ve sağlıklı bir cilt görünümüne kavuşmak için gerçekleştirilmektedir. Bronzlaşma süresinin kısa tutulması, güneşin zararlı etkilerine yoğun olarak maruz kalmayı önlemektedir. Bronzlaştırma sürecini hızlandırmak için, bronzlaştırıcı ürünler ve yöntemler uygulanabilmektedir. Zeytinyağı, kakao yağı, limon ve kahve gibi doğal ürünler kullanılarak da bronzlaşma gerçekleştirilebilmektedir. Güneşlenme süresinin kısa tutulması ve koruyucu ürünler kullanılması cilt sağlığı için önem taşımaktadır.
Saçlar; nemsizlik, şekillendirme işlemleri ve kimyasal kullanımı gibi sebeplerden dolayı kırılmaktadır. Saçların kırılmasını önlemek ve yıpranmış saçları onarmak için, saç bakım ürünleri kullanılmaktadır. Saç ve cilt tipine uygun, saç maskeleri ve bakım yağları; saça nem, esneklik ve güç kazandırmaktadır. Saç bakım işlemlerinden kalıcı sonuçlar elde edilebilmesi için; doğru ürünleri, düzenli olarak kullanmak gerekmektedir.
Yüz serumları; ciltteki kırışıklıkları, ince çizgileri ve lekeleri azaltmak ve cildin daha genç görünmesini sağlamak üzere formülize edilmektedir. Kişinin ihtiyaçlarına uygun yüz serumunu seçmesi ve cildine doğru bir şekilde uygulaması; cilt sağlığına katkıda bulunmakta ve cildin elastikliğini geri kazandırmaktadır. Ayrıca düzenli kullanım sonunda yüz serumları, ciltte sivilce ve akne oluşumu gibi enfeksiyonel rahatsızlıkları da önlemektedir.
Maruderm Blog; cilt, saç ve tırnak bakımı hakkında pek çok güzellik tüyosunu kullanıcılara sunmak amacıyla içerik üretmektedir. Doğanın saf ve eşsiz güzelliklerini cilt bakım sektörüyle buluşturan Maruderm, tamamını Fransa'dan getirdiği hammaddelerle cilt bakım ürünleri ve yüz serumları hazırlamaktadır.
Cilt bakımı hem kadınlar hem de erkekler açısından büyük önem taşımaktadır. Sağlıklı ve canlı bir cilt görünümüne sahip olmak için dikkat edilmesi gereken cilt bakım tüyoları şunlardır:
Dört mevsim boyunca gündüz saatlerinde dışarı çıkmadan önce güneş kremi kullanılmalıdır. Bakım gece saatlerinde yapılıyor ise nemlendirme adımıyla sonlandırılmalıdır.
Yorum Yapın
Lütfen zorunlu alanları doldurunuz. *