Sepet
Sepetiniz boş.
Kusursuz cilt ve pürüzsüz bacak görünümünün, önündeki en büyük engeller arasında yer alan selülit; kadınların korkulu rüyası olarak nitelendirilmektedir. Sıklıkla kalça ve üst bacak bölgesinde oluşan selülit, lokal bir bozukluk olarak tanımlanmaktadır. Vücudun bazı bölgelerinde, yağlanma nedeniyle oluşan deforme görünüm; selülit oluşumunun temel sebebi olarak gösterilmektedir.
Özellikle yaz aylarında, kişilerin sıkıntı çekmesine neden olan selülit görünümü; fazla yağ birikimi sonucunda ortaya çıkmaktadır. Portakal kabuğuna benzeyen selülit, kişilerin yaşam kalitesini büyük ölçüde düşürmektedir. Kadın bireylerde daha sık görülen bu bozukluk, bazı kozmetik veya klinik tedavi yöntemleri ile nispeten giderilebilmektedir.
Selülit nedenleri, birçok farklı faktörden kaynak alarak ortaya çıkmaktadır. Bilimsel açıdan, deri altındaki yağ tabakasının deforme olması anlamına gelmektedir. Ancak bu deforme oluşumunun, tek ve kesin bir nedeni bulunmamaktadır. Birden fazla nedenle ortaya çıkmakta olan bu problem, şu faktörlerden beslenmektedir:
Selülit oluşumu, kilo kontrolü konusunda aktif olan ve düzenli olarak egzersiz yapan kişilerde görülebilmektedir. Pek çok kadın, her ne yaparsa yapsın selülit oluşumuna engel olmadığını ifade etmektedir. Bu durumun nedeni, selülit oluşumuna sebebiyet veren ana faktörün hiçbir zaman bilinememesi olarak gösterilmektedir. Hemen hemen her kadın, hayatının belirli dönemlerinde bu problemi yaşamaktadır.
Selülit genellikle kalça, karın ve uyluk bölgesinde oluşmakta ve derecelerine göre farklı şekillerde görülmektedir. Şiddetine göre de üç farklı derecede sıralanmaktadır.
Derece 1-Hafif Selülit: Yatarken veya ayakta dururken portakal kabuğu görünümü fark edilmez. Hafif bir sarkma görülebilir.
Derece 2-Orta Selülit: Yatarken cilt pürüzsüz görülür fakat ayaktayken portakal kabuğu görünümü fark edilir. Sarkma daha fazla görülebilmekte ve orta derinlikte çöküntüler oluşabilmektedir.
Derece 3-Şiddetli Selülit: Yatarken ve ayakta dururken ciltte portakal kabuğu görünümü fark edilir. Deride ciddi boyutlarda sarkma oluşabilmektedir.
“Selülit nasıl geçer?” sorusunun tek ve kesin bir cevabı bulunmamaktadır. Günümüzde, bu konuyla ilgili birçok farklı yöntem uygulanmaktadır. Bu yöntemlerin hiçbiri, herkes için aynı verimi sunmamaktadır. Ancak geçici de olsa etki gösteren veya semptomların azalmasına olanak tanıyan yöntemler de bulunmaktadır. Her şeyden önce, selülit oluşumuna engel olabilmek; çaresizce tedavi yöntemi aramaktan çok daha işlevseldir.
Selülit oluşumunun engellenmesi için yaşam standartlarının gözden geçirilmesi gerekmektedir. Kilo alma ve verme dengesi, selülit oluşumunun ana nedenleri arasında yer almaktadır. Sağlıklı beslenme alışkanlıkları ve düzenli egzersiz ile kilo kontrolü yapılmaktadır. Bu bağlamda, yaşam standartlarının yükseltilmesiyle; selülit oluşumunun önüne geçilebilmektedir.
Selülit tedavisi, birden fazla dala ayrılmakta ve birbirinden farklı prosedürlerle uygulanmaktadır. Kozmetik ürünlerle veya klinik uygulamalarla yürütülen bu tedaviler, selülit görünümünün nispeten azalmasına olanak tanımaktadır. Hiçbir tedavi, net ve kesin bir çözüm sunmamaktadır. Kişilerin, bu durumu göz önünde bulundurarak beklentiye girmesi önem arz etmektedir.
Selülit tedavileri şu şekilde sıralanmaktadır:
Selülit oluşumunun en kalıcı tedavisi, kilo alma – verme dengesinin kurulması olarak gösterilmektedir. Söz konusu bozukluğun, oluşmadan yok edilmesi; zamandan ve enerjiden tasarruf edilmesine olanak tanımaktadır. Bununla birlikte, selülit tedavisi amacıyla uygulanan işlemlerin tümü; maliyet açısından külfetli bir yapı sergilemektedir. Söz konusu bozukluğun, önlem uygulamaları ile engellenmesi; mali kayıpların önlenmesi açısından da önem arz etmektedir.
Selülit oluşumunu tamamen önlemek mümkün değildir. Ancak bazı yöntemlerle azaltmak mümkündür. Hareketli bir yaşam sürmek, sağlıklı beslenmek ve sabit bir kiloda kalmak selülit görünümünü azaltmaktadır. Kas güçlendirici egzersizler yapmak da bölgesel olarak şekillenmeye ve portakal kabuğu görünümünü azaltmaya fayda sağlamaktadır.
Cilde iyi bakmak yine bu hoş olmayan görünümün azalmasını sağlamaktadır. Sigara kullanmamak, sıkı bir cilde sahip olmak için güneş kremi kullanmak da aynı şekilde selülit görünümüne iyi gelecektir. Kilo kaybı genel olarak görünümün düzelmesini sağlasa da bazen sorunu daha belirgin hale getirebilmektedir çünkü hızlı kilo kaybı gevşek bir cilt oluşumuna sebep olmaktadır. Bu da daha belirgin bir portakal kabuğu görünümüne neden olabilmektedir.
Hangi yiyeceklerin selülit yaptığı, hemen hemen bütün kadınlar tarafından merak edilmektedir. Selülit oluşumunun tek ve kesin bir nedeni olmadığından; bu oluşuma sebebiyet veren besinlerin kesinliği de muallaktadır. Bununla birlikte, uzmanlar tarafından önerilmeyen ve sağlıksız olarak nitelendirilen bazı besinler; selülit oluşumunu hızlandırabilmektedir.
Selülit yapan yiyecekler, işlenmiş ve aşırı yağ içeren besinlerden oluşmaktadır. Söz konusu gıdaların, beslenme alışkanlıklarına dâhil edilip sürekli olarak tüketilmesi; obezite ve diyabet gibi hastalıklara neden olmaktadır. Selülit oluşumu ise kilo alma – verme dengesinin bozulması nedeniyle ortaya çıkmaktadır. Yani bu yiyeceklerin, ikincil sebep olarak selülit oluşturduğu düşünülmektedir.
Genel vücut sağlığını riske atan ve selülit yapan besinler şu şekilde sıralanmaktadır:
Meyve, sebze, sulu yemekler ve protein ağırlıklı besinler; selülit oluşumunun engellenmesine yardımcı olmaktadır. Beslenme alışkanlıklarının sağlıklı boyuta çekilmesi ile selülit gibi cilt sağlığı problemlerinin daha az görüldüğü düşünülmektedir. Kişilerin, özgüven problemi yaşamasına neden olan selülit; düzenli spor ve sağlıklı beslenme alışkanlıkları ile engellenebilmektedir.
Maruderm, “doğadan gelen güzellik” mottosuyla çıktığı bu yolda; her geçen gün daha fazla tanınmakta ve kişiler tarafından memnuniyetle tercih edilmektedir. Birçok cilt problemine, doğal yollarla çözüm bulmayı hedefleyen Maruderm; selülit ve çatlak oluşumu gibi konularda da en kaliteli şekilde hizmet vermektedir.
Maruderm Sıkılaştırıcı Selülit Kremi, içerdiği doğal özler ve besleyici/onarıcı etkisi sayesinde; selülit görünümünün azalmasına yardımcı olmaktadır. Kuru fırçalama yöntemiyle, daha fazla fayda sağlayan bu krem; Maruderm’in en gözde ürünleri arasında yer almakta ve kullanıcıları tarafından beğeniyle karşılanmaktadır.
Selülit görünümü için kesin bir çözüm bulamayan kişilerin, bir numaralı tercihi olan Maruderm selülit kremi; kaliteli ve uygun fiyatlı olması nedeniyle de öne çıkmaktadır. Doğanın mucizelerinden elde edilen tüm Maruderm ürünleri, en uygun fiyatlarla müşterilerine sunulmakta ve bu bağlamda kullanıcı memnuniyeti kazanmaktadır.
Çok yoğun olmasa da 3. derece selülitler ağrı yapabilmektedir. Özellikle menopoz dönemindeki kadınlar ağrı hissedebilmektedir. En çok karın, basen, bacak ve kalça kısmında ağrı oluşabilmektedir.
Selülitin estetik görünümü bozması pek çok kadın tarafından rahatsız edici bir durumdur. Bunun yanı sıra özellikle 3. derecede başka zararları da görülebilmektedir. Bazı bölgelerde kan dolaşımını yavaşlatmakta ve olumsuz etkilemektedir. Büyüyen yağ dokusu da vücudun normalden daha fazla su tutmasına ve bu da yine kan dolaşımının zayıflamasına neden olmaktadır. Kan dolaşımının zayıflamasıyla beraber dokulara daha az oksijen ulaşmaktadır
Merhabalar ben Pelda. Cilt bakımı ve güzellik alanına büyük bir ilgi duyuyor ve bu alanda aktif şekilde araştırmalar yapıyorum. Araştırmalarım ve deneyimlerim sonucunda öğrendiklerimi Maruderm aracılığıyla sizlerle paylaşmaktan mutluluk duyuyorum.
Henüz Yorum Eklenmemiş.
Cilt bakımı yalnızca kadınlar için gerekli olan bir durum değildir. Çünkü erkeklerin de ciltleri kuruyabiliyor, kırışabiliyor. Çeşitli cilt problemleri ile karşı karşıya kalan erkekler, erkeklere özel cilt bakım ürünleri kullanarak bu durumun önüne geçebiliyor. Erkeklere özel cilt bakım ürünleri sayesinde artık erkekler çok daha özgüvenli ve dinamik bir şekilde yaşamına devam edebiliyor.
Gün içerisinde; havadan, kullanılan ürünlerden ve sebum salgılanmasından dolayı, yüzde kir ve yağ tabakası oluşmaktadır. Hijyen ve cilt sağlığı için, yüzün rutin olarak temizlenmesi gerekmektedir. Etkili bir yüz temizliği gerçekleştirmek için, cilt tipine uygun yüz temizleme ürünleri kullanılmaktadır. Yüz temizleme rutini; cildin parlak ve sağlıklı görünmesini, akne oluşumlarını önlemeyi, siyah ve beyaz noktaları giderilmesini sağlamaktadır.
Vücut; cilt dokularını ve cilt bariyerini korumak adına, sebum adı verilen bir salgı üretmektedir. Sebum üretimi arttıkça, cilt tipi yağlı hale gelmektedir. Yağlı ciltlerin; büyük gözenekli, akneye yatkın, siyah ve beyaz noktaların bulunduğu cilt tipleri olduğu görülmektedir. Yağlı ciltler doğru bakım ve temizleme ürünleri kullanılarak, normal cilt tipine dönüştürülebilmektedir. Yağlı ciltlerin güneşin sebep olduğu leke ve akne gibi problemlere karşı korunması için, yağlı ciltlere uygun güneş kremleriyle desteklenmesi gerekmektedir.
Cilt lekeleri; genetik faktörler, UV ışınları, yaşlılık ve hamilelik gibi faktörlerden dolayı oluşabilmektedir. Leke karşıtı bakım ürünleri kullanmak; melanin üretimini azaltmakta, cilt lekelerinin koyuluğunu açmakta ve yoğunluğunu seyreltmektedir. Bu ürünlerin içeriklerinde bulunan; Arbutin, Niacinamide, Alzelik Asit gibi maddeler renk eşitsizliklerini gidermeye yardımcı olmaktadır. Leke karşıtı bakım ürünleri; serum, krem ve tonik formlarında bulunabilmektedir.
Micropigmentasyon işlemi; cilt lekeleri ve pigment kaybı gibi cilt sorunlarının, cilt renklendirme ile giderilmesi amacıyla uygulanmaktadır. Mikropigmentasyon kıl tekniği; dökülen kaş ve kirpiklerin, dolgun ve doğal bir kıl görünümüne ulaşması için sıkça tercih edilmektedir. Kişilerin; micropigmentasyon uygulanacak merkezi dikkatli seçmesi ve uygulama sonrası bakıma özen göstermesi, işlemin risklerini minimuma indirmekte ve kalıcılığını korumaktadır.
Kaşlar, birçok farklı nedenden kaynaklı olarak zaman içinde seyrelmekte ve dökülmektedir. Yanlış estetik işlemlere maruz kalmak ise, kaşlarda yeni kıl oluşumuna engel olmaktadır. Microblading uygulaması, kaybolan kaşların ve estetik güzelliğin yerine konmasına yardımcı olmaktadır. Özel uygulama tekniği sayesinde microblading; belirgin şekilli, dolgun ve doğal bir kaş görünümü sunmaktadır.
Bakım serumları, günümüzde birçok kişinin bakım rutinine dahil olmaktadır. Yüz bakım serumları; tek başına kullanıldığında gözle görülür değişiklikler yaratması zaman alsa da farklı bakım ürünleriyle desteklenerek kullanıldığında cilde büyük oranda katkı sağlamaktadır. Kişilerin cilt tiplerine ve ihtiyaçlarına göre, farklı bileşenlerle zenginleştirilen cilt bakım serumları; yoğun içerikleri sayesinde cilt üzerinde güçlü etkilere sahiptir.
El ve ayaklar, vücutta en çok kullanılan fakat bakımına en az özen gösterilen bölgeler olarak bilinmektedir. Oysa el ve ayak bakımını düzenli olarak uygulamak, yaşam kalitesini yükseltmektedir. Kişinin ihtiyaçları doğrultusunda ve düzenli olarak el ve ayak bakım kremi kullanması; gün içinde karşılaşılan birçok dış faktöre ve oluşabilecek cilt hastalıklarına karşı korunmasını sağlamaktadır.
Yüz kremleri; küresel çapta, insanlar tarafından en yaygın olarak tercih edilen cilt bakım ürünleridir. Çeşitli etken maddeler içermesi sayesinde birçok farklı cilt sorununa çözüm olabilmektedir. Yüz yapısına ve cildin ihtiyaçlarına özen gösterilerek seçilen yüz kremleri; yüzdeki kırışık ve yorgun görünümü yok ederek, sağlıklı ve canlı bir cilt görünümü sunmaktadır.
Bronzlaşmak, canlı ve sağlıklı bir cilt görünümüne kavuşmak için gerçekleştirilmektedir. Bronzlaşma süresinin kısa tutulması, güneşin zararlı etkilerine yoğun olarak maruz kalmayı önlemektedir. Bronzlaştırma sürecini hızlandırmak için, bronzlaştırıcı ürünler ve yöntemler uygulanabilmektedir. Zeytinyağı, kakao yağı, limon ve kahve gibi doğal ürünler kullanılarak da bronzlaşma gerçekleştirilebilmektedir. Güneşlenme süresinin kısa tutulması ve koruyucu ürünler kullanılması cilt sağlığı için önem taşımaktadır.
Saçlar; nemsizlik, şekillendirme işlemleri ve kimyasal kullanımı gibi sebeplerden dolayı kırılmaktadır. Saçların kırılmasını önlemek ve yıpranmış saçları onarmak için, saç bakım ürünleri kullanılmaktadır. Saç ve cilt tipine uygun, saç maskeleri ve bakım yağları; saça nem, esneklik ve güç kazandırmaktadır. Saç bakım işlemlerinden kalıcı sonuçlar elde edilebilmesi için; doğru ürünleri, düzenli olarak kullanmak gerekmektedir.
Yüz serumları; ciltteki kırışıklıkları, ince çizgileri ve lekeleri azaltmak ve cildin daha genç görünmesini sağlamak üzere formülize edilmektedir. Kişinin ihtiyaçlarına uygun yüz serumunu seçmesi ve cildine doğru bir şekilde uygulaması; cilt sağlığına katkıda bulunmakta ve cildin elastikliğini geri kazandırmaktadır. Ayrıca düzenli kullanım sonunda yüz serumları, ciltte sivilce ve akne oluşumu gibi enfeksiyonel rahatsızlıkları da önlemektedir.
Maruderm Blog; cilt, saç ve tırnak bakımı hakkında pek çok güzellik tüyosunu kullanıcılara sunmak amacıyla içerik üretmektedir. Doğanın saf ve eşsiz güzelliklerini cilt bakım sektörüyle buluşturan Maruderm, tamamını Fransa'dan getirdiği hammaddelerle cilt bakım ürünleri ve yüz serumları hazırlamaktadır.
Cilt bakımı hem kadınlar hem de erkekler açısından büyük önem taşımaktadır. Sağlıklı ve canlı bir cilt görünümüne sahip olmak için dikkat edilmesi gereken cilt bakım tüyoları şunlardır:
Dört mevsim boyunca gündüz saatlerinde dışarı çıkmadan önce güneş kremi kullanılmalıdır. Bakım gece saatlerinde yapılıyor ise nemlendirme adımıyla sonlandırılmalıdır.
Yorum Yapın
Lütfen zorunlu alanları doldurunuz. *